16 Eki 2017

ÖZGÜVEN GELİŞİMİ AÇISINDAN NE YAPMALI? NASIL YAPMALI?

GELİŞİM PSİKOLOJİSİ İLE İLGİLİ ÖNEMLİ BİR BİLGİDEN HAREKETLE NE YAPMALI? NASIL YAPMALI?

Bebeklik dönemi (0-3 yaş), okulöncesi dönem (3-6 yaş) ve ilkokul dönemi 7-9 yaşına kadar özgüven dediğimiz kendine güvenme ve yeterlilik duygusunu ağırlıklı olarak motor gelişim ve motor becerilere bağlı olarak kazanırlar.

Motor gelişim dediğimiz şey, o yaşın gerektirdiği hareketleri amaca uygun beceri düzeyinde yapabilmeyi gerektirir.
9 yaşına kadar hareket becerileri ve oyun becerileri yeterli ve yüksek düzeylerde olan çocuklarda yeterlilik duygusu, tatmin olma duygusu, başarabilme duygusu ve çalıştığında her şeyi başarabilme duygu ve düşüncesi de gelişir.

Çevremizdeki ve spor okullarındaki çocukları iyi inceleyip gözlemlediğimizde hareket becerileri iyi olan çocukların daha mutlu, daha önde, daha yaratıcı ve daha üretkenlik peşinde olduklarını görürüz.

Bu durumda 9 yaşına kadar çocukların asla yapamayacakları ve beceremeyecekleri işleri onlara yaptırmamalıyız.
Çalışarak yapabilecekleri işleri ve beceriler peşinde olmalarını sağlamalıyız.
9 yaşına kadar bebeklerde ve çocuklarda "özgüven" ve "yeterlilik" duygusu ve düşüncesini oluşturmak demek onun geleceğini inşa etmesi konusunda kapıyı tamamen açmak demektir.

Özetle; Spor branşı ile ilgili altyapı eğitim çalışmalarından 9 yaşına kadar top ile veya topsuz olarak asıl amaç ve asıl iş, geleceğin sporcularına özgüven kazandırmayı sağlayacak "hareket becerisi" temelli uygulamaları olmalıdır.
Futbol karakterinin tam ortaya çıkmaya başladığı yaşlar 10-12 yaşlarıdır. Bu yaşlar zaten her zaman söylediğimiz üzere "sihirli yaşlardır"...

SENSO-MOTOR GELİŞİM - TOP HİSSİ VE TEKNİK BECERİ (2)


Özel ve özellikli futbolcuların diğer futbolcular ile aralarındaki farkı yaratan top ile olan temas hissi ve o hissin sağladığı ayrıcalıktır.

Senso-motor algılayıcılar dediğimiz sinir hücrelerinin topu hissetmesi ve o hisse göre nasıl yapılması gerektiğini iletmesinin sonucu ortaya çıkan teknik becerilere dayalı ayrıcalıktır.

Geliştirilir mi? Elbette....

Önce kısa bir not;
omanya ve dünya futbolunun önemli isimlerinden Hagi sol ayağına çorap giymezmiş.. Ya da giydiği çorap yarım olurmuş..
Bunun nedeni ayak sinirlerinin ayakkabıyı ve özellikle ayakkabının içindeki ayağın topu hissetmesini fazlalaştırması isteğinden başka bir şey değildir.

Örneğin soğuk havalarda, buzlu sahalarda teknik beceriler düşer.
Nedeni ayak sinir algılayıcılarının algı yetisini kaybetmesi ve top hissinin azalmasıdır.

Peki ne yapmalı?
Çocuklarda ve gençlerde bu hissi nasıl arttırmalı?

Yumuşak ayakkabı, ince derili veya yüzeyli ayakkabı önemlidir.
Çok daha önemlisi ağırlıkları değişen toplar.
Özellikle hafif topların küçük yaş gruplarında çok kullanılması sağlanmalıdır.
Ve
Çocukların topu hissetmesi için topla çok temas, ve ağırlığı ve büyüklüğü farklı toplarla çok temaslı oyunlar,
Farklı koşullar, durumlar ve pozisyonlarda topla temas uygulamaları,
Çok açılı, çok hedefli top isabet uygulamaları ilk akla gelen eğitim çalışmalarıdır.

FUTBOLDA TEKNİK BECERİNİN BİYOPSİKOLOJİK KÖKENİ... (1)

TEMAS - SİNİR HÜCRESİ - HİS - TEKNİK MÜKEMMELLİK

Bebekler ve çocuklar görerek, duyarak öğrenmezler.
Asıl olarak temas ederek ve dokunarak öğrenirler.
Sonra bu temas ve dokunma, temas edilen ve dokunulan şeyi kullanmaya ve son olarak da mükemmel kullanmaya/yönetmeye dönüşür.
Söz konusu öğrenme Futbol için de böyledir.
Futbol temas ve dokunmayla başlayan bir etkinliktir.
Temas edilen ve dokunan ayak, bacak, gövde ve baştır.
Dokunulan nesne ise toptur.
Ayakla temas ve ayakla dokunma ayakla kullanma ve ayakla yönetmeye evrilerek gelişir.
İnsanlar öğrendikleri çoğu şeyi önce temas ederek sonra da teması geliştirerek elde ederler.
Temasın olmadığı hiç bir şey "his" uyandırmaz ve oluşturmaz.
Futbolda da top ve ayak teması aslında bir his meselesidir.
Bu hissi sinirler sağlar.
Temasa dayalı her şey sinirleri ve hisleri geliştirir.
Teknik mükemmellik denilen şey tamamen top hissi ile ilgili bir şeydir. Top hissi demek top ayak ilişkisi/temasını algılamada mükemmellik demektir.
Beyindeki ilgili sinir hücreleri ilgili iş ile ne kadar çok uyarılırsa o iş için seferber olan sinir hücreleri ne kadar çok olursa o iş o kadar mükemmel olur.
Bu zeka ile ilgili bir şey değildir.
Beyinde her iş ve beceri için ilgili olan ve aktif hale getirilmeyi bekleyen milyonlarca sinir hücresi vardır.
Top ve temas ile başlayan sinir uyarımları, futbolda teknik beceri mükemmelliğine giden yoldur.
Eğitimde amaç ve derdimiz sinir hücrelerin uyarmak ve hissi arttırmak olmalıdır.
Top hissi sadece top ile temasla başlar ve sağlanır.

FUTBOL 9 YAŞINA KADAR NEDİR?

FUTBOL TEMEL EĞİTİMLERİNİN İÇERİĞİ ve ÖNCELİĞİ "HAREKET BECERİLERİ" EĞİTİMİDİR.

ÇÜNKÜ FUTBOL OYUNU HAREKET BECERİLERİ ÜZERİNE İNŞA EDİLİR.

Söylemekten ve yazmaktan asla vazgeçmeyeceğimiz ve vazgeçilmemesi gereken en önemli şeydir;
Futbol temel eğitiminde:
Çocuklar 9 yaşına kadar hareket gelişimi amaçlı futbol eğitimi almalıdırlar...
Bu şu demektir: Hareket becerilerinin (yer değiştirme, dengeleme ve nesne kullanımı hareketlerinin) el, gövde, ayakların mutlaka bütünsel olarak işin içinde olduğu, topun bir şekilde kullanılmasının sağlandığı mekan, alan, zaman ve görsel uyaranların sürekli çalışır halde tutulduğu eğitim gerçek ve amaçlı bir "temel futbol eğitimidir"..
Oyun elbette önemlidir ama sadece çocuklara maç yaptırarak veya durağan teknik çalışmalar ile çocukları çok yönlü geliştirmeniz mümkün değildir...
Bu çocuklar 10-12 yaşına özgü futbol becerilerini elde edeceği aşamaya ancak hareket gelişimlerini büyük ölçüde mükemmel düzeye çıkararak ulaşabilirler.
Not: Bu arada hemen belirtelim; Sokak aralarında, küçücük arsalarda naylon toplar ile oynanmış tüm oyunlar, tek kale maçlar esasında hareket gelişiminin ta kendisidir.

https://www.facebook.com/kenny.ulin.16/videos/pcb.1984682208440142/1984681795106850/?type=3&theater

https://www.facebook.com/kenny.ulin.16/videos/pcb.1984682208440142/1984682008440162/?type=3&theater

OYUN ALANLARININ YAPISI VE UYARAN İLİŞKİSİ

Oyun alanlarındaki, kazaya sebep olma olasılığı olan nesnelerin kaldırılmasına yönelik eğilim, diğer bir açıdan bakıldığında çocukların sab...