2 Kas 2014

FUTBOLDA ALTYAPIYA BAKIŞ AÇISI VE ALTYAPI PARADİGMASI DEĞİŞMELİDİR...


Altyapıların başarı ölçütleri ilgili olan herkesin bildiği ve söylediği şekliyle bellidir.
1. Üstyapıya oyuncu yetiştirmek,
2. Daha da önemlisi ulusal ve uluslararası düzeyde oyuncu yetiştirmek,
3. Özel oyuncular yetiştirebilmek.

Ancak unutulmamalıdır ki, bu ölçütleri geçerli kılacak olan şey üstyapılardır.
Çünkü; üstyapınızın altyapıdan yoksun ya da ilgisiz olması altyapının amaçsızlığı ve yöntemsizliği sonucunu doğurur. Bu doğal olarak altyapınızı başarısız kılar.
İlgili olan herkes üstyapılardaki başarısızlığa bakarak yaptığı değerlendirmelerde altyapıların başarısızlığından söz ediyor, bu sadece göreceli olarak doğru bir değerlendirmedir. Futbol ile ilgili çoğu insan üstyapıların altyapılara ilişkin olarak bir başarı ölçütünden söz etmiyor. Oysa üstyapıların altyapıya ilişkin olarak başarılı olup olmadıkları meselesi asıl meseledir.
Üstyapılara ilişkin başarı ölçütü açısından doğru değerlendirme; Üstyapıların altyapıdan gelen oyuncularına ne oranda yer verip vermediği ile ilgili olan değerlendirmedir. Üstyapılar altyapılardan gelenlere yer vermiyorsa bu altyapıların başarısızlığından ziyade üstyapıların altyapıya ilişkin başarısızlığının bir göstergesidir.
Üstyapının bir oyun anlayışı, bir ekolü ve bir modeli yoksa altyapıdan nasıl bir oyuncu gelmesi gerektiğine ilişkin bir yapılanma ve işleyiş sistematik olarak mümkün değildir.
Bu sorun aslında Türkiye'nin futbol sorununun esas nedenidir.
Bir binanın temelinin niteliği o binanın niteliğini belirlemez, sadece sağlamlığını belirler. Binanın kendisi temelin nasıl olacağını belirler. Bina üç katlı ise temelin niteliği başka, bina on üç katlı ise binanın temellinin niteliği başka olacaktır. Standart bir temelin üzerine istediğin özelliklerde ve yüksekliklerde bina oturtamazsınız.
Türkiye’de futbol altyapısının kalite ve düzeyini belirleyecek olan şey üstyapıda oynanan ve oynanacak olan futbolun kalitesi ve düzeyidir.
"Bana iyi futbolcu yetiştir" demek sana iyi futbolcu yetiştirmeyi sağlamaz, sağlayamaz. Çünkü senin üstyapıda nasıl bir futbol oynadığın belli değilse ve daha da önemlisi senin uluslararası bir futbol kaliten ve düzeyin söz konusu değilse, altyapıdan arz olunacak futbolcu kaliten ve düzeyin de var olanın devamını sağlayacak şekilde olacaktır.
Futbolda altyapı arzı ile üstyapı talebi arasındaki ilişkiyi belirleyen şey üstyapının talebidir. Üstyapının bircik talep şekli vardır o da oynanmakta olan futbolun kalitesi ve uluslar arası düzeyidir.
Üstyapılar, şampiyon olmaya odaklanmış bir başarı ölçütlerini altyapıdan gelen oyuncular ile şampiyon olma ölçütüne dönüştürmedikçe, altyapılarda ne kadar doğru iş yaparsanız yapın üstyapılarda başarıyı sağlayamazsınız. Üstelik talebin arzı etkiliyor olması bağlamında da ulusal bir altyapı sistematiği oluşturamazsınız.
Sonuç olarak;
1. Altyapılardan üstyapılara oyuncu yetiştirilmiyor ayıbı, aslına bakarsanız üstyapıların altyapılardan gelen oyunculara kapıları kapatmış olması ayıbıdır.
2. Altyapılardan uluslararası düzeyde oyuncu yetişmiyor oluşu ayıbı da, aslında Türkiye'de üstyapılarda oynanan futbolun uluslararası kaliteden yoksun oluşunun bir ayıbıdır.
Üstyapı olarak sizin bir futbol anlayışınız, kaliteniz ve düzeyiniz yoksa başarısızlığın faturasını başka şeylere ve özellikle de altyapılara kesersiniz belki ama hata edersiniz. Günü kurtarma adına gerekçeler üretir ama yarınları kaybetmeye devam edersiniz.
Altyapılardan gelenler senin oynayacağın futbolu belirlemezler, sen oynadığın ve oynayacağın futbol ile altyapılardan oyuncu beklersin... Hepsi budur... Dünya bu işi böyle yapıyor... Çünkü uygar ülkelerin eğitim sistematiği böyle çalışıyor.
Örneğin, Almanya'nın altyapı başarısı denilen şey aslında üstyapıların başarısıdır. Çünkü üstyapılarında her şey net ve her şey olması gerektiği bir model üzerine inşa edilmiştir. Altyapıların yaptıkları ise niteliği ve niceliği belli olan üstyapıya entegre olacak eğitimi sürdürmektir.
Toprağınızın yapısına uygun ürün seçerseniz elde edeceğiniz verim çok olur. Burada toprağınızın olması kadar o toprakta hangi üründen daha çok verim alınacağının biliniyor olunmasıdır. Ekim, sulama, bakım ve hasat tekniğiniz de doğruysa tarladan elde edeceğiniz verim de çok daha yüksek olmaktadır.

Altyapı paradigması diye bir şey yoktur. Üstyapıların paradigması vardır. Altyapı beslediği üstyapının devamlılığını sağlayan nesnel bir gerekliliktir. Onun koşullarını ve nesnelliğin ise üstyapı belirler.
Altyapı yaşamsaldır, üstyapı ise yaşamın kendisidir.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Alt yapıda oynayan futbolcular malesef yeterli desteği ve eğitimi alamıyor Antreman sayısı az Yetenekli gençler biryere varmadan harcaniyor ..Aileler bu konuda ne yapacağını bilmiyor Çocuğu futbola yönlendirip sonra hüsrana ugramasindan korkuyor...Çocuğunuzun yetenekli de olsa Türkiye şartlarında nereye gelebilir hele ki son zamanlarda altyapıya oyuncu çıkmaması olumsuz olarak bize dönüyor Benim çocuğum 3senedir oynuyor Yetenekli olduğunu söylüyorlar( Sol defans )E bakıyorum altyapida kaç oyuncu çıkmış parmakla sayılacak kadar az Ne oldu bu çocuklar ,umudunu oraya bağlayanlar ..Durum böyle olunca çocukta hevesli olamıyor, ailede çocuğa destek veremiyor okul hayatını ve üniversite kazanmasına ağırlık vermek zorunda kalıyor

OYUN ALANLARININ YAPISI VE UYARAN İLİŞKİSİ

Oyun alanlarındaki, kazaya sebep olma olasılığı olan nesnelerin kaldırılmasına yönelik eğilim, diğer bir açıdan bakıldığında çocukların sab...