6 Nis 2020

Gelişmek Vazgeçmek Değil, Hayata Dair Tüm Konul Ve Alanlarda Belli Bir Düzeye Ulaşmaktır.

Gelişmeye açık zihin yapısına ulaşmanın yolu, çocuklara, beyinlerinin de tıpkı kasları gibi sıkı çalışma ve kararlılıkla güçlendirilebileceğini anlatmaktan geçiyor.

Yani, bir öğretmen, bir antrenör ya da ebeveyn, “Herkes matematikte iyi değildir, sen elinden geleni yap” demek yerine “Yeni bir matematik problemini çözmeyi öğrendiğinde beynin de gelişir” demek zorundadır.

Çünkü herkesin çözebileceği bir matematik problemi mutlaka vardır.
Önemli olan herkesin belli düzeyde bir işi yapabilme becerisine ulaşmasını sağlamaktır.

Hepimiz ve çoğu eğitimci uzman uzun zamandan beri moda olacak biçimde aynı şeyleri söylüyor veya yazıyoruz; "Çocuklar kendi özellikleri veya yetenekleri doğrultusundan eğitim almalı ve o alana yönelmeli"...

Bu çok doğru bir önerme ve çok doğru yaklaşım değildir...

Ya da bu önerme ve yaklaşım bir dereceye kadar doğrudur.

Aslında asıl doğru şu olmalıdır; Tüm çocuklar ve tüm insanlar belli seviyeye kadar tüm yaşam alanlarıyla ilgili eğitim almalı, çaba sarfetmeli ve gelişmelidirler. Çünkü hayat ve hayata dair olan şeyler bir tek alandan ibaret değildir.

Herkes belli düzeylerde her şeyi bilmeli ve kendini geliştirmelidir.

Uzmanlaşma ise bilindiği üzere farklı bir şeydir. Uzmanlaşma yetkinleşme demektir. Dolayısıyla uzmanlaşma eğitimleri ve süreçleri insanların özellikleri ve yetenekleri doğrultusunda planlanmalı ve gerçekleştirilmelidir.

Her konuda belli düzeyde gelişmiş ve hayata dair her konuda kendini geliştirmiş kişilerin uzmanlıkları ve asıl meslekleri konusunda becerileri ve verimlilikleri daha yüksek olur.

Özetle her çocuk belli düzeylerde de olsa mutlaka top oynamalı, ip atlamalı, koşmalı, yüzmeli, bisiklete binmeli, kitap okumalı, matematik bilmeli, problem çözmeli, şiir okumalı, öykü yazmalı, şarkı söylemeli....

Hayata dair tüm beceriler, çocukların ilerleyen süreçte uzmanlaşacakları herhangi bir iş, uğraş veya meslekteki başarılarını ve verimliliklerini olumlu etkileyecektir.

Hiç yorum yok:

OYUN ALANLARININ YAPISI VE UYARAN İLİŞKİSİ

Oyun alanlarındaki, kazaya sebep olma olasılığı olan nesnelerin kaldırılmasına yönelik eğilim, diğer bir açıdan bakıldığında çocukların sab...