27 Mar 2015

YETİ, YETENEK VE BECERİ NEDİR ? BİRBİRİ İLE İLİŞKİLERİ NELERDİR?



İnsanlar bir davranış yapmaları gerektiğinde bu davranışı nasıl gerçekleştirirler?
Bu davranışlar düşünsel, duygusal ve psikomotor (hareket) davranışlar olarak ayrılırlar ve bunlar örneğin;
Düşünme olabilir
Konuşma olabilir,
Gülme, üzülme, sevinme, hüzünlenme olabilir,
Tutma, atma, koşma, çevirme...yani hareket olabilir.
İnsanlarda bu ve benzeri davranışları yapabilme becerileri doğuştan itibaren var mıdır? Yoksa bu beceriler sonradan mı öğrenilir?
Bunlar doğuştan insanda var olan beceriler değildirler.
Yalnızca anne karnından itibaren genlerine yapabilecekleri kodlanmış olan ama öğrenilen ve geliştirilen becerilerdir.
İnsanda genlere kodlanan şeyler ise YETİ'dir. YETENEĞİN önceli olan ve YETENEĞİ oluşturan özelliklere yeti denir.
Bu durumda çocuklarda geliştirilmesi ve yeteneğe dönüşmesi gereken özelliklere yeti dememiz gerekmektedir. Yetenek değil.
Yeti bir davranışı yapabilme kapasitesi olan yeteneği oluşturan özelliklerdir.
Sonuç olarak insanlar YETİ sahibi olarak doğarlar. Yetenek sahibi olarak değil.
YETİLER uyarılarak, işlenerek, çalıştırılarak yani İŞE koşularak gelişirler ve YETENEĞİ oluştururlar.
YETENEK İSE BİR İŞİ YAPABİLME KAPASİTESİ DEMEKTİR. YETİ BU KAPASİTEYİ OLUŞTURMA ÖZELLİKLERİ DEMEKTİR.
Çocukların yetenekli doğmadıklarını yeteneğin geliştirilebilir olduğunu ancak bunun için yeteneği belirleyen özellikler olan yetiler üzerinde durulması gerektiği açıktır.
Bu arada "futbolda yetenek seçimi" lafı ve uygulamalarının ne kadar yanlış olduğunu da bu vesile ile söylemek gerekir.
Çünkü yetenek seçilmez, geliştirilir. Yapılması gereken yeti seçimi ve daha da doğrusu sağlıklı çocukların yetilerini geliştirerek yeteneğe dönüştürmelerinin sağlanması ve nihai amaç olan hareketleri BECERİ düzeyinde yapmalarını sağlamaktır.
Bazı çocuklar bazı yetileri daha önde olarak doğarlar. Bu olağandır. Ancak genel olarak çocukların hepsinde söz konusu yetiler vardır. Önemli olan bu yetilerin işlenmesi ve bir işi yapabilecek kapasiteye yani yeteneğe ulaşmalarının sağlanmasıdır.
Bazı çocukların yetileri, yani yeteneği oluşturan özellikleri daha çabuk geliştirilebilir. Bu tamamen uygun dönemde uygun deneyimler yaşaması ile ilgilidir.
Temel Altyapı Eğitimleri öncelikli olarak yetileri yüksek çocukları seçmek ve daha da önemlisi söz konusu bu yetileri geliştirme süreci olmalıdır.
Bu anlamda özellikle temel altyapı eğitim süreçleri yetilerin geliştirilerek yeteneğe dönüşmesinin sağlanması süreçleridir.
10-12 yaşlarında iki çocuğun aynı hareketleri aynı beceri düzeyinde yapamıyor oluşları onların farklı yetenekler ile doğdukları anlamına gelmez. Birisinin daha yetenekli oluşu ile ilgili yetilerinin çok gelişmiş olduğu ile açıklanabilir. Dolayısı ile gelişmiş yetilerin meydana getireceği yetenek, söz konusu çocuğun beceri düzeyi daha yüksek hareketleri yapabilme sonucunu doğuracaktır.
Somutlarsak;
temel teknik hareketler; beceridir.
temel teknik hareketleri beceri düzeyinde yapabilme yeterliliği; yetenektir.
temel teknik hareketleri beceri düzeyinde yapabilme yeterliliği olan yeteneği oluşturan özellikler ise yetidir.
Örneğin; Mekan algısı bir yetidir. Mekan algısı sayesinde alanı kullanma yetenektir. Boş alan yaratma veya alanı geniş görme bir beceridir.
O halde çocukları birbiri ile ilintili gelişim özellikleri açısından geliştirmek gerekir.
Çocuklar bu doğrultuda yeti-yetenek ve beceri sarmalında ardışık bir gelişim izleme koşulu ile yaşayarak, yaparak, deneyerek öğrenecekleri eğitim ortamlarına sokmamız gerekmektedir.
İsterseniz yetilere sadece başlık olarak bir bakalım;
*Kinestetik ayrımlama (bedensel algı yolu ile ayırt etme)
*Mekan oryantasyonu
*Karmaşık tepki yetisi (Konuma, duruma göre hareketleri seçme, yenileme v.b)
*Ritm yetisi
*Denge yetisi
Son söz:
Günümüzde üstyapılarda profesyonel bir çok futbolcunun temel teknik becerileri müsabaka içinde hızlı, amaca uygun, çok yönlü ve çok akıcı biçimde uygulayamıyor oluşlarının altında yatan onların taktik becerilerdeki eksikleri kadar teknik becerileri edinme süreçlerinde yaşayamadıkları "yetilerinin yeteneğe dönüşmesi eksiklikler ile" ilgilidir. Ve bu sorunun sonradan giderilmesi ise pek mümkün değildir.

Hiç yorum yok:

OYUN ALANLARININ YAPISI VE UYARAN İLİŞKİSİ

Oyun alanlarındaki, kazaya sebep olma olasılığı olan nesnelerin kaldırılmasına yönelik eğilim, diğer bir açıdan bakıldığında çocukların sab...