16 May 2018

"ÇOK ÇALIŞMAK" YETMEZ, "DOĞRU ÇALIŞMAK" DA GEREKİR.


------------------------------------------------------------------------------
"BİZİ HEDEFE TAŞIYACAK VE ULAŞTIRACAK OLAN ŞEY, ÇOK ÇALIŞMAK DEĞİL, DOĞRU ÇALIŞMAKTIR"...
----------------------------------------------------------------------------------------------

İyi şeyler yapmak ve üretmek için "çok çalışmak" gereği ve söylemi doğrudur. Lakin eksiktir.

İyi şeyler yapmak ve iyi şeyler üretmek için öncelikle "doğru çalışmak" gerekir.

"Doğru ve çok çalışmak" iyi şeylerin yapılmasını ve iyi şeyler üretilmesini sağlamanın ön koşuludur.

Somutlarsak;
Eğer ülke düzeyinde bir doğru bir futbol yapılanmanız yoksa, veya doğru bir futbol anlayışınız yoksa, bir modeliniz yoksa ve tüm bunlara ilişkin ve bunları tamamlayacak olan doğru bir ekol peşinde değilseniz ve yöntemler (yollar) kullanmıyorsanız, yapacağınız ve yaptığınız çalışmaların çokluğu ve yoğunluğu çok şey ifade etmez, halk deyimi ile "havanda su dövmeye" benzer.

Çalışmak çok önemlidir...
Ama çalışmayı değerli kılacak olan tek şey "doğru çalışmaktır."

Çalışmanın önemi ile değerini belirleyen şey emek, süre ve ürün ile ölçülür. Ürün yoksa, ürün yetersizse ve ürün kalitesiz ise emek ve süre boşa harcanmış demektir.
Ürün için de emek ve sürenin gereği ve önemi ortadadır. Eğer ürünü daha az emek ve daha az sürede elde ediyorsanız mesele yok demektir.

Bu anlamda doğru çalışmak asıl başarılması gerekendir.

Doğru çalışmak, amaca yönelik çalışmak değildir.
Herkes amaca göre çalıştığını söylemektedir zaten.

Doğru çalışmak demek; amaca göre yapılması gerekenleri yer, zaman, mekan, araç-gereç ve insan faktörleri üzerinden doğru tanımlamak, doğru seçmek, doğru planlamak ve doğru yönetmek demektir.

Bu anlamda çok çalışmak demek çok eğitim değil, doğru eğitim demektir.
Doğru eğitimi yer, zaman, mekan, araç-gereç, tesis ve çocuk faktörleri üzerinden doğru tanımlamak, doğru seçmek, doğru planlamak, doğru yönetmek demektir.

Aynı işi farklı kişilerin farklı planlama ve farklı yöntemler kullanarak yaptığını düşünün, muhtemelen sonuçlar farklı olacaktır. Birisinin ürünü ya daha fazla ya da daha kaliteli olacaktır.

Onun içindir ki; eğitim sınama ve deneme tahtası olmaktan çoktan çıkmıştır. Eğitimde doğrular onlarca yıldır bellidir. Sadece giderek daha zenginleşmektedir.

Yani eğitimde çok çalışmaktan ziyade, doğru çalışmanın önemi uzun zamandan beridir bilinen ve uygulanan bir anlayıştır.

Eğitimde çok çalışmaya, eğitimde doğru çalışmayı entegre edemediğimiz sürece çocuklara, zamana ve emeğe yazık olacaktır.

Genel olarak okullarımızın durumu budur.
Ve genel olarak futbolumuzun durumu da budur.

Not:
Dünyada eğitimde ilk sıraları paylaşan ve hatta 10, ilk 20 gibi sıraları paylaşan ülkelerin okullarındaki eğitim sisteminin dayandığı eğitim modeli çok ders sayısı ve çok ders saati değil, ders sayısı ve ders saati azlığıdır.

Peki, farkı yaratan şey nedir o halde?
Derslerin ve ders saatlerinin verimli geçirilmesidir. Yani doğru çalışmadır.

Türkiye'de anaokulundan üniversiteye kadar ders sayıları ve ders saatleri çok fazladır. Bu durum bizi hiç bir açıdan gelişmiş ülkeler düzeyine ulaştırmamıştır.

Hiç yorum yok:

OYUN ALANLARININ YAPISI VE UYARAN İLİŞKİSİ

Oyun alanlarındaki, kazaya sebep olma olasılığı olan nesnelerin kaldırılmasına yönelik eğilim, diğer bir açıdan bakıldığında çocukların sab...