1
Türkiye’deki futbol
kalitesi sorunu aslında “oyun kalitesi” sorunudur. Futbol kalitesi denilen şey
aslında “oyun kalitesinden” başka bir şey değildir. Oyun kalitesi denilen şey
ise, oyun oynayan herkesin oyunun gereklerini en iyi ve en hızlı şekilde yerine
getirebilme becerileridir.
Futbolda
oyun kalitesi iki temel etkene bağlıdır. Birincisi; temel teknik becerileri
müsabaka koşullarında en doğru ve en akıcı bir şekilde uygulayabilme düzeyi, ikincisi;
oyuncuların oyun anında değişen görev ve sorumlulukların gereği tüm
davranışları zamanında ve en iyi şekilde sergileyebilmeleri yani taktik
oyunculuk becerileridir.
Oyunu
oynayan kişilerin bu iki özelliği ne kadar gelişmiş ise oyun kalitesi, dolayısı
ile futbol kalitesi o oranda gelişmiş demektir.
Türkiye’deki
futbolun sorunu “oyun kalitesi” sorunundan başka bir şey değildir. Dolayısı ile
bu sorun aslında direkt olarak ülke futbolcularının “oyunculuk kaliteleri” ile
ilgilidir. Oyunculuk kalitesi sonradan kazanılan bir özellikler değil, altyapı
eğitimi sürecinde kazanılması gereken teknik ve taktik davranış özellikleridir.
Söz konusu bu özelliklerin sonradan kazanılması mümkün olmayıp, altyapı eğitim
sürecinde sorunsuz bir şekilde elde edilmiş olmaları gerekmektedir.
Günümüzde
üstyapılarda yer alan çoğu futbolcunun “oyunculuk kalitesine” ilişkin
sorunlarının nedeni, altyapı eğitimi sürecinde yeteri düzeyde elde edilememiş
“oyunculuk niteliklerini” belirleyen müsabaka tekniği ve taktik beceri yoksunluğu
ile ilgilidir.
Genel
olarak ülkemiz futbolcusunun temel teknik becerileri müsabaka koşullarında kullanabilme beceri düzeyleri mükemmellik düzeyinden çok uzaktır. Ayrıca Türk futbolcusunun oyundaki rollerinin
gerektirdiği davranışları yerine getirmede, grup ve takım taktiği konusunda “alışkanlık ve görev sorumluluğu”
açısından büyük eksikleri söz konusudur.
Ülkemizdeki
futbolun “Türkiye Futbolu” algısını yaratacak düzeyde bir ekol olabilmesi için
öncelikle futbolcuların oyunculuk kalitelerini yükseltilmesi gerekmektedir.
Bunun tek çözümü Türkiye’deki futbol altyapı eğitim içeriğinin ve uygulamalarının
yeniden yapılandırılması ve denetlenmesi ile ilgilidir.
2
Futbol altyapı
eğitiminin temel sorunu ne öğretileceği ile ilgili değil, nasıl ve ne zaman
öğretileceği ile ilgilidir.
3
Futbol’da altyapı eğitimcilerinin temel
işlevi;
Çocuklara “futbolcu” olmak için çok
çalışılmaları gerektiğini öğretmelerinden çok, onlarda kendilerini
geliştirebilecekleri bilinci, duygusu ve coşkusunu oluşturmaktır.
4
Futbol altyapısında yer almış bir çocuk
için,
Futbola ilişkin temel teknik ve taktik
beceriler açısından neleri yapması gerektiğini öğrenmiş olmaktan daha önemlisi,
niçin yapması, ne kadar yapması, ne zaman yapması ve nasıl yapması gerektiğini
öğrenmiş olmaktır. Altyapı eğitimi almış olmanın en önemli ödülü bunlar
olmalıdır.
Eğer sonuç yani ürün böyle değilse, ya
altyapı eğitimi alan kişide ya da altyapı eğitiminde bir sorun var demektir.
Sorun çoğunlukla altyapı eğitiminin yaş
gruplarına ilişkin içeriğinden ve öğretim uygulamalarına ilişkin yaklaşım ve
yöntemlerinden kaynaklanmaktadır.
5
Futbolcu
doğulmaz, futbolcu olunur. İnsanın doğuştan getirdiği biyolojik özellikleri
elbette önemlidir ama daha da önemlisi o olumlu özellikleri amaca uygun
geliştirebilecek eğitim sürecidir.
6
15
yaşındaki bir çocuk futbola ilişkin temel hareket becerileri açısından kendi
eşiğinin doruk noktasına ulaşır. Eğer bu çocuk doğuştan getirdiği özellikler
açısından da mükemmel bir gene sahipse, 15’li yaşlarda yeryüzündeki en iyi
futbolcunun temel hareket becerileri düzeyine ulaşması mümkündür. Yeter ki bu
çocuklar için kritik yaş dönemlerinde o dönemin gereği olan öğrenme ortamları
sağlansın.
7
Çocuklar
büyükleri taklit etmezler, edemezler. Yalnızca büyüklerin yaptıklarını
kendilerine özgü yapar ve yaşarlar.
Ortaya bambaşka şeyler çıkar. Olması gereken de budur. Çünkü her şey
onlar için keşif sürecidir. Futbol altyapı eğitiminde de böyledir. Çocuklar
futbola özgü tüm gerekenleri (temel teknik beceriler ve bu beceriler
gerçekleştirecek bedensel özellikleri sergilemeyi) içinde bulundukları
yeterlilik düzeylerinde gerçekleştirirler. Önemli olan antrenörün istediklerini
yapmaları değil, onların yapabileceklerini antrenörün bulması, üretmesi ve
kurgulamasıdır.
8
Çocuklara
sadece saha, malzeme ve oyun ortamı sağlayarak onların kendi kendilerine bir
şeyler yapmaya çalışmalarını, kulüplerin altyapılarında gelişim özelliklerini
dikkate almayan eğitim uygulamalarına tercih etmek daha insani ve daha bilimsel
bir tavırdır.
9
Doğa
ve doğal olan ile uyumlu olma ve işbirliği eğitimin felsefi yaklaşımlarından
birisidir. Çocukların doğal hallerine uygun eğitim onların ilgi ve ihtiyaçlarına
uygun eğitim demektir. Böylesi bir eğitim onları mutlu kılar. Mutlu insan daha
kolay öğrenir. Geriye kalan sadece çocukların ihtiyacına göre eğitimi
planlayabilmektir. İhtiyaçları için de yine onların doğalarına bakmak
yeterlidir. Çocuklar başaramayacakları şeyler için çabalamazlar. Çünkü
başarılamayacak şey onların doğasına uygun olmayan şeyler demektir.
10
Çocuklarda
fiziksel gelişimin iki ayağı vardır. Birisi bedensel gelişim diğeri psikomotor
gelişim. Altyapı eğitiminin bedensel gelişimi öncelemesi ve bedensel gelişimi
amaçlayan şekilde yürütülüyor olması en büyük hatadır. Futbol küçük yaşlarda bedensel
kuvvete dayalı gelişiyorsa orada altyapı eğitimi ideal bir altyapı eğitimi
değildir.
Altyapı
eğitiminin esası psikomotor gelişimi öncelleyen ve amaçlayan bir içerik
taşımalıdır. Çünkü futbol öncelikle bir kuvvet ve dayanıklılık oyunu değil,
hareket becerileri oyunudur. Bu gerçek, altyapı eğitim sürecinin psikomotor
gelişim alanı üzerine şekillenmesi gereğini ortaya koyar.
11
Futbolda
altyapı eğitiminde, özellikle 15’li yaşlara değin kondisyon antrenmanları
lafının edilmemesi gereken yıllar olmalıdır. Kondisyonel-motorik özelliklerin
yaş düzeyine uygun geliştirilmesi etkinliklerine evet. Ama kuvvet ve
dayanıklılık temeline dayalı genel ve özel futbol antrenmanları çocukların
futbol geleceklerinin bitirilmesinden başka bir anlam taşımamaktadır.
12
Altyapı
eğitimlerinin genel amacı, çocukları yaş düzeylerinin üstünde geliştirmek
değildir. Bu tür yaklaşımlar ile gerçekleştirilen çalışmalar en iyi ihtimal ile
yararsız olması yansıra çoğu zaman zararlı sonuçları olan çalışmalardır.
Altyapı
eğitimlerinin genel amacı, çocukları yaş düzeylerinin gerektirdiği gelişim
düzeyinin en üstüne çıkarabilmeyi sağlamaktır.
13
Çocukların
top ile ilişkilerini naylon ve plastik toplardan meşin yuvarlağa, sokak futbolundan
kulüp futboluna dönüştürerek “futbol gelişimini” ve “futbol devrimini” sağlamak
mümkün olmadı.
Olamadı
çünkü çocuklar adına yapılan tüm düzenlemelerde çocuklar unutuldu. İşin içine
antrenman girdi, bilimsellik adına kondisyonel özellikler girdi. Çocuklar oyun
oynayarak eğlenerek futbolcu olacakları yerde, müsabakalara sokularak şampiyon
olma adına farklı özelliklerini geliştirdiler ama futbol için gereken asıl
özellikler açısından fakirleştiler.
14
Futbolda
altyapı eğitimi, çocukların gelişim özelliklerine müdahale ederek benzer bir
şekilde GDO denilen genetiği ile oynanmış besinlerde olduğu gibi, genetiği ile
oynanmış futbolcular yetiştirmek değildir. Zamanından önce yapılan tüm
antrenmanlar gelişimin doğal seyrine müdahale anlamı taşır. Müdahale zarar görmeyecek aşamaya gelmiş
olanlar için bazen yararlı sonuçlar doğursa da çoğu zaman zararlı sonuçları
olan uygulamalardır. Futbolu doğal gelişim seyrinde geliştirebilmenin biricik
yöntemi bedensel koordinasyon, ayak göz koordinasyonu, büyük ve küçük kasların
koordinasyonu ve denge özelliklerine dayalı bir eğitimdir. Diğer motorik
özellikler doğal gelişim seyrinde, öğretim etkinliklerinin içerdiği motorik-kondisyonel
karakterin sonucu kendiliğinden doğal olarak gelişmelidir. Organik olmayan futbolcu
yetiştirebilmenin biricik yolu öncelikle top ile ilişkileri mükemmel çocuklar
yetiştirmektir.
1 yorum:
HEPSİNE KATILIYORUM.
HOCANIN KALEMİNE SAĞLIK.
Yorum Gönder