10-11(12) yaş
Voleybol Topu Benzeri Hafif ve 3
Numaralı Toplar ile Meşin Yuvarlağa Geçiş, ”Tek Kale Maçlar” ve “Ders Arası
Maçlar” ve Top Sürmede ve Çalım Atmada Altın Dönem. Büyük Alanlardan, Büyük ve
Ağır Toplardan ve de Kuvvete Dayalı Futboldan Kaçınılması Gereken Dönem
Futbol
altyapı eğitiminde “gerçek futbola” giriş yapıldığı yaşlardır. Sihirli bir
dönemdir. Bu dönemin sağlıklı geçirilmesi verimli geçirilmesi anlamına
gelmelidir. Bu dönemin sağlıklı geçirilmesinden kasıt, futbol ile ilgili
gerçekleştirilecek öğretim uygulamalarının çocuğun gelişim özelliklerini
dikkate alınması hassasiyeti ile ilgilidir. Eğer bu yaşlardaki çocuklar gelişim
düzeylerine uygun eğitim etkinliklerine tabi tutulurlarsa inanılmaz boyutlarda
öğrenme çıktıları elde edilir.
10-11(12)
yaş grubu, antrenör bilgisizliğinin, deneyimsizliğinin ve de en önemlisi
antrenör hırsının en fazla zarar vermeye başladığı dönemdir. Bir sonraki yaş
grubu ile bu yaş grubu futbol altyapı eğitim uygulamalarının en mağdur olan yaş
dönemini oluşturmaktadırlar.
Çünkü
bu yaşlarda futbola özgü daha belirgin bir eğitim başladığı için futbola
ilişkin tüm becerilerin bir an önce kazandırılması eğilimi ve baskısı çocukları
mağdur etmektedir. Buna ilaveten yarışmacı eğitim yaklaşımının getirdiği erken
uzmanlaştırma eğilimi ve saha uygulamalarındaki yorucu çalışmalar, koordinatif
açıdan belli bir düzeye gelmiş birçok çocuğu bedensel ve ruhsal olarak olumsuz
etkilemektedir.
Bu
yaş grubuna yönelik futbol altyapı eğitiminin sağlıklı ve doğru bir eğitim
olabilmesi için dikkate alınması gereken ölçütler bellidir. Bunun için çocukların
bu yaşlarda neleri, ne kadar ve nasıl gerçekleştirebilecekleri bilinmelidir.
Çocukların
yaş düzeyine uygun bedensel gelişimlerinin (büyüme), psikomotor gelişimlerinin (hareket
beceriler gelişimi) ve bilişsel gelişimlerinin (düşünme, algılama ve
değerlendirme) farkında olunması gerekir. Bu ölçütlerin dikkate alındığı ve
buna göre planlandığı varsayılan eğitim uygulamaları sağlıklı ve doğru eğitim uygulamalar
olacaktır.
Çocuklar
bu yaş grubunda birbirlerinden farklı gelişimler gösterirler. Spor branşına
yönelim ve yönlendirmenin gerçekleştiği yaşlardır. Çocuklar bu yaşlarda kendi
sınırlılıkları ve fiziksel kapasitelerine ilişkin bir şeylerin farkına varmaya
başlarlar. Bu beraberinde çocuğun kendisi ile ilgili bir değer biçmeyi de
getirir. Bu nedenledir ki, altyapı eğitimlerin yönelme isteğinin oluştuğu ve
yoğunlaştığı yıllardır. Kendisi ile ilgili algının yanı sıra, sosyal çevrenin
rolünü de unutmamak gerekir.
Bu
yaş dönemi çocuklarının futbola ilişkin hareket becerilerinde farklılıkların ve
gelişim sıçramalarının ortaya çıkması beklendik bir durumdur. “İşte bu futbolcu
olur” söylemini gerektirecek birçok becerinin gerçekleştirilebildiği bir
dönemdir.
Çocuklar bu yaşlarda neleri
gerçekleştirebilirler?
Futbol
oyunu ile ilgili birçok davranışı gerçekleştirebilirler. Bu davranışlar içinde
top ile ve topsuz temel teknik becerileri çok formal olmayan bir şekilde ama
amaca uygun ve oyunun akışını bozmayacak düzeyde gerçekleştirirler. Eskiden mahalle
arası futbolu denilen maç yapma eğilimlerinin doruğa ulaştığı bu dönemde, çocuklar
oyun içinde top ile ilgili deneyimlerini amaçlı olarak test etme imkânı bulurlar.
Bazı çocukların bazı temel teknik hareketleri beceri düzeyinde gerçekleştirebildiği
bir süreçtir.
Röveşata,
vole, dış vuruş ve üst dış vuruşlar gibi daha üst düzeyde deneyim ve beceri
gerektiren davranışlar dışında oyunu sürdürmeye sağlayacak temel teknik
davranışlar giderek artan bir hızda ve çeşitlilikte kullanılabilir.
Bu
yaş kritik ve özel bir yaş dönemidir. Çünkü bu yaş kanalize olmanın, kanalize
olunacak olguya ilişkin birçok davranışı gerçekleştirebilme isteği ve hazzının
doruğa ulaştığı yaşlardır. Bu yaşlarda çocuğun bedensel(büyüme ile ilgili) ve
psikomotor (hareket yeterliliği) sınırlarını zorlamadan birçok yeni öğrenme
durumları ile karşılaşması gereken yaşlardır.
Bu
yaşlarda iki görünüm ortaya çıkar. Birincisi sığlık denilebilecek hareket
çeşidi kısıtlılığı nedeni ile “becerememe” hissi ve ardından “vazgeçme” görünümüdür. Bu yaşlarda birçok çocuk futbolu
sonlandırır. Sonraki dönemlerde yaşları kaç olursa olsun büyüklerin oynadıkları
futbol düzeyi genel olarak bu yaş düzeyinin futboludur. Bu yaşlardaki
“vazgeçme” nedeni bir türlü mesafe alamama durumundan kaynaklanır. Bunun
nedenleri arasında 8-9 yaş döneminin çok iyi geçirilmemiş olması, çocuğun yanlış
yönlendirilmiş olması, eğitim ortamı ve eğitmen gibi birçok eğitim
bileşenlerinden kaynaklanan olumsuzluklar sayılabilir. İkinci görünüm ise, beceri
kalitesine ilişkin performans yetersizliği içinde boğulma durumu ile karşı
karşıya kalmadır. Oysa çocuklar bu yaşlarda müthiş yaratıcıdırlar.
Gerçekleştirebildiklerinden oluşan hareket çeşitliliği ve becerisi bu
yaşlardaki çocukları olumsuz etkilemez. Ama bu hareket çeşitliliği ve
hareketlerdeki beceri kalitesi antrenör odaklı bir beklenti ye dönüşürse bu “uzmanlaşma”
beklentisi anlamına gelir ki, bu da çocukların “performans yetersizliği hissi” içine girmelerine neden olacağından futbol
gelecekleri adına bir risk teşkil edebilmektedir.
10-11(12)yaş
çocukları için temel ve üst düzey taktik eğitim uygulamaları için erken bir
dönemdir. Oyun alanı savunma ve hücum olarak iki taktik bölgeden ve dolayısı
ile gol atma ve gol yememe algılarına dayanan bir taktik dışavurum ile gerçekleşir.
Bu yaşlardaki çocuklar birilerinin istediği gibi değil, kendi istedikleri ve hareket
ve hareket becerisi dağarcıklarının izin verdiği ölçüde oyun davranışları
sergilerler. Oyun içinde hareket becerileri çeşidi sergilemek, futbol ile
ilgili çeşitli temel teknik becerileri sergilemenin de habercidir. Dolayısı ile
onların bu isteklerine cevap vermek gerekir. Bunun için “yeni öğrenme
durumları” oluşturan etkinlik ve oyunlar ile gerçekleştirebilen temel teknik hareket
becerilerini anlamlı bir bütünlük içinde kullanmalarını sağlayacak az kurallı
oyunlar bu dönemin eğitim içeriği formasyonunu oluşturmalıdır.
Hafif
ve normal ebadından küçük toplar ile tek kale maçlar, 3 numara futbol topu ile
küçük saha oyunları (dar alanda pas amaçlı değil) ve mutlaka futbol tadını
alabilecekleri serbest oyunlar ideal eğitim uygulamalardır.
10-11(12)
yaş grubu çocuklarının futbolu anlamlı bir şekilde oynamaya başladıkları,
oyunun gerekleri olan davranışları taktik davranışlar dışında giderek artan bir
hız ve doğrulukta yapabilmeye başladıkları bir süreç olduğu belirtilmişti.
Buradan hareketle bunun nedeninin çocuklarda artan psikomotor hareket gelişim
düzeyi olduğunu bunun da artan sinir kas koordinasyonu gelişim ile ilgili
olduğunu belirtmek gerekir. Buna gelişime paralel bu gelişim seyrinden yararlanmak
adına çocuğu yeni öğrenme durumları ile karşılaştırmak ama asla zorlamamak bu
dönemin eğitim anlayışı olmalıdır. Çocuğu futbola ilişkin gerçekleştiremeyeceği
şeyler ile uğraştırmak yerine, uğraştığında gerçekleştirebileceği şeyler ile
uğraştırmak onu daha da geliştirecektir. Temel teknik beceri gelişimine ilişkin
doğru davranış beklentisi ile ilgili tekrarlardan kaçınılmalıdır. Aşırı ve sıkıcı tekrar etkinlikleri bu yaş
grubunun müthiş öğrenme zenginliği fırsatını kaçırmak demektir.
Sonuç
olarak bu yaş grubunda bazı temel teknik becerilere ilişkin performans
gerektiren zorlamalarından, teknik beceri mükemmeliyeti amaçlı tekrarlardan ve
elbette saha ve oyun mevkilerine ilişkin görevlendirmelerden kaçınılmalıdır. Çocuklar
bu dönemlerde futbola ilişkin olabildiğice hareket çeşidini performansa dayalı
olmadan oyunlar aracılığı ile gerçekleştirerek kendilerini ifade etmelidirler.
10-11(12)
yaş grubuna ilişkin unutulmaması gereken çıkış noktası şudur; Bu yaşlardaki
çocukların bilişsel gelişim düzeyleri daha ziyade soyut değil somut algı ve
değerlendirmeler düzeyindedir. O halde oynayacakları futbol da olasılıklar ve
tahminlere ilişkin olamaz. Yani rakibin durumuna göre tasarlanmış bir futbol
oyunu öğretimi anlamsız ve gereksizdir. Düşünsel yeterlilikleri ölçüsünde sadece
hücuma dayalı bir futbol vizyonları vardır. Çünkü bu yaşlardaki futbol oyunu
ileriye doğru oynanması gereken, yani direk karşı kaleye gidilmesi gereken bir
oyun algısını gerektirir. Bunun için her türlü hareketi denerler. Bunu
değiştirmek yerine bu algıdan yararlanmak gerekir. Özellikle top sürme, çalım
atma ve kaleye gol atma amaçlı son dokunuş gibi daha çok bireysel davranışların
yoğun olarak sergilenmesi doğaldır. Bu doğallığı bozmadan bu gelişim seyrinden
yararlanmak adına bu tür eğitim uygulamaları üretmek ve kurgulama gerekir.
Sürat,
hareketlilik, dayanıklılık gibi fiziksel özelliklerin özel olarak
geliştirilmesine dayalı çalışmalardan kaçınılmalıdır. Uyaran-algı çalışmaları bu
dönemde de çok önemlidir. Özellikle kinestetik algıya dayalı (top ile değişik
koşullarda buluşulmasına dayalı) topla temas çalışmaları ilerideki futbolculuk
kalitesi için çok gereklidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder