8-9 yaş
Futbol Altyapı Sürecinde Naylon
top/Plastik top dönemi,
Beyin-Sinir-Kas
İlişkisinin Elverdiği Ölçüde Topa Hükmetmeye Çalışma Dönemi
Bu
yaş grubu, 8 yıllık İlköğretim okulları düzenlemesi açısından
değerlendirildiğinde 2. ve 3. Sınıf düzeyi çocuklarıdır.
Yeni
4+4+4 kesintili eğitim sistemi ve yaş düzenlemesi açısından bakıldığında bu
çocuklar 4 yıllık ilkokul yapılanması gereği okula başlatılma yaşına bağlı
olarak ya 3 ve 4. sınıf ya da ilkokul 4, ortaokul 1. Sınıf düzeyi çocuklarıdır.
Motor
gelişim dönemleri ve evreleri açısından bakıldığında ideal yaş gruplamaları;
3yaş
4-5
6-7yaş
8-9
yaş
10-11
(12)yaş
(12)
13-14 yaş
15
yaş
ve
üstü sağlıklı bir yaş düzeyi düzenlemesidir. Çünkü söz konusu bu yaş gruplamaları
motor gelişim ve motor öğrenme açısından benzer ve yakın özellikler taşıyan
çocuklara ilişkin bir düzenlemedir.
Bu
bağlamda okul yapılanmalarına ilişkin olarak temel ölçütlerden birisi ve en
önemlisi çocukların psikomotor gelişim düzeyleri olmalıdır. Bu anlamda düzenlenecek
yaş gruplarına göre ideal okul yapılanması ise;
3-7
okulöncesi
8-11
ilkokul
12-14
ortaokul
15-17
Lise düzeyi biçimde olması pedagojik boyutları nedeni ile bilimsel olan
yapılanmalardan birisidir.
Futbol
altyapı eğitiminde 8-9 yaş grubuna dönersek;
Bu
yaş grubu psikomotor gelişim süreci açısından “spor hareketleri dönemine”
başlangıç yapıldığı yaşlardır. Diğer bir ifade ile bir önceki dönemde edinilmiş
olan temel hareket becerileri birleştirilir, rekreasyonel biçimde kullanılmaya
başlanır ve özelleştirilmiş hareketler dönüştürülmeye başlanır. Bu şu anlama
gelmektedir. Bu yaşlardaki çocuklar az kurallı olmak koşulu ile derli toplu oyunlar
ve spor branşlarına hazırlayıcı oyunlar oynayabilirler.
Çocuklar
bu yaşlarda spor branşlarını kendilerine özgü basitleştirerek ve dönüştürerek
oynayabilme eğilimindedirler. Vücutlarını yönetebilmekten, amaçlı hareketler sergilemekten
ve bunları keşfetmekten büyük zevk alırlar.
Geçiş
becerileri aşaması olan 8-9 yaş dönemini, temel hareket becerilerini spor
branşını çağrıştıran şekilde kullanabilme isteği, yeterliliği ve eğilimi olarak
ifade ettiğimizde, bu yaşa ilişkin futbol altyapı sürecinde nelerin, nasıl
yapılması gereği de ortaya çıkar. Geçiş becerileri ifadesini futbol temel
teknik becerileri olarak algılamamak gerekir. Bu yaşlardaki futbol temel teknik
becerileri, temel hareket becerilerini futbola yönelik kullanabilme eğilimi,
yeterliliği ve isteğinden başka bir şey değildir.
Çocuğun
kendisini sınırlandırılmış hissetmiyor oluşu onun o yaşlardaki doğası
gereğidir. Çocuğun bu doğası, onun gerçekleştiremeyeceği şekilde dayatılan
temel teknik beceri amacına dönük çalışmalar ile engellenmemelidir. Doğruluk,
beceri performansı gibi beklentiler çocuğun spor hayatının başlamadan sekteye
uğraması demektir.
Futbolcu
olunacağı kararının verilmediği ya da bu kararın sürekli değişeceği bir
dönemdir. Çocuk bu süreçte neyle uğraşıyorsa ona eğilim gösterir. Nesnel
koşulların (bir topa sahip olma, bir oyun alanına her an girebilme olanağı, oyun
oynayabilme fırsatları, ve ebeveyn baskısı veya etkisinin) insanı yönettiği en
önemli dönemdir. Bu yaşlarda çocuklar birçok hareket becerisinden haberdar
edilmelidirler. Algısal motor gelişime
dayalı birçok uyaranın kullanılmasına
dayalı ve olumlu rol modellerin önem kazandığı bir dönemdir. Çocuklar bu yaş
döneminde olabildiğince çok hareket becerisi uygulama olanağı bulmalıdırlar.
Özellikle “tek tip doğru hareket” dayatmalı öğretim uygulamalarından ve
sınırlandırmalardan ve engellemelerden şiddetle kaçınılmalıdır.
Futbol
temel teknik becerilerin öğretimi ve öğrenilmesi bu dönemin işi değildir. Ama
futbol oyunu oynayabilmek için oyunun gerektirdiği temel tekniklerin uygulanmasının
koşullarının yaratıldığı ve her çocuğun kendince oyunun gereği o teknikleri
düşünmeden ve doğru yapmaya odaklanmadan gerçekleştirmesi gerektiği dönemdir.
Çocuklar
bu yaşlarda topu arkadaşına vermek (pas yapmak) istemezler ama sürekli topu
almak isterler. Çünkü gelişimin doğal seyri ve gereği budur. O zaman bu
doğallığı bozup pas vermeye zorlamak ve pas çalışmaların yönelmek yerine
gelişim döneminin bu özelliğinden yararlanmak çocukları olabildiğince “top ile
haşır neşir” kılmak üzerine kurgulanmalıdır. Kendini ifade etme isteği top ile
ilişkili gerçekleştirilebilen tüm hareketlere yönelik olmalıdır. Futbol oyununu
kurallara uygun ve belli bir oyun disiplini içinde oynayabilecek bir beklenti
içinde olunmamalıdır.
Futbol
ile ilgili temel teknik becerilerin ve futbola ilişkin özel davranışların
ilerde ne kadar gelişeceği, çocuğun bu yaş dönemindeki futbola yönelik çok
çeşitli zihinsel, duygusal, sosyal ve motor davranışları ile yakından
ilgilidir.
Bu
şu anlama gelmektedir, çocukların bu dönemdeki futbol ile ilgilileri sadece ve
sadece “nesne kontrolü gerektiren hareket becerilerini” daha çok ayaklarını
kullanarak yapıyor olmalarından başka bir şey değildir.
Bir
nesne kullanımı ve bu nesnenin ayak ile kullanılması temeline dayanan 8-9 yaş
futbol altyapı eğitiminin yoğunlaştığı eğitim amacı hareket çeşidi dağarcığının
oldukça geniş olmasını sağlamasıdır. Bu yaş grubu için son derece önemli
gelişim göstergesi olan hareket dağarcığının geliştirilmesi, topun bir nesne
olarak kullanılması üzerine şekillenen çok sayıda ve çeşitte oyunlar ve
etkinlikler ile sağlanabilir.
Çocuklar
bu oyun ve etkinliklerde kendileri ve yaptıkları ile ilgili düşünürler. Söz
konusu bu oyun ve etkinliklerde top ile temas edebilme davranışlarını defalarca
ve değişik biçimlerde gerçekleştirmek isterler. İşte 8-9 yaş futbol altyapı
eğitiminin uygulama içeriği bu anlayış üzerine oluşturulmalıdır.
İleriki
bölümlerde söz edildiği ve görüleceği üzere, antrenman niteliği taşımayacak
şekilde yaş dönemine ve kritik yaşın gereği olan motorik-kondisyonel gelişim
etkinliklerine yer verilmelidir. Koordinatif özelliği oluşturan birçok yetinin
uyarılmasını ve geliştirilmesini sağlayacak etkinliklere mutlaka yer
verilmelidir.
Keza
hareket hızı ile ilgili motorik yeterliliklerin temeli bu yaş grubunda atılır.
Bunun için yapılması gereken tek şey naylon top, plastik top ile ilgili oyunlardır.
Yapılmaması gereken en önemli şey meşin yuvarlaktan yani deri ve ağır toplardan
kaçınmaktır.
Çocuklar
bu dönemde bir topun özelliğinin peşinde onu yönetmek ve hareket ettirmek için
çaba harcamamalıdırlar. Tam tersine bir nesneyi kendi özelliklerine göre ve o
özelliklerin geliştirmek için bir araç olarak kullanmalıdırlar. Bunun için “hafif
top” yani naylon toplar, plastik toplar ve aşamalı olarak da sonlara doğru
voleybol büyüklüğünde ve ağırlığında toplar bu yaş grubu için son derece önemli
eğitim ilkesi olmalıdır.
Bu yaşlardaki oyun anlayışı çift kale kurallı
maçlar ve bu maçlarda temel teknik becerileri sergileme anlamına gelmemelidir. Bu
dönemin oyunları kuralsız ve az kurallı yenme ve yenilmekten ziyade çocukların
grup olma adına birliktelik sergiledikleri ve en önemlisi kendilerini ifade
edebilmenin aracıdırlar. Bu dönemde oyunlar asla bir amaç değildir. Bu
yaşlardaki alt yapı eğitimindeki futbol oyunu etkinliklerinin temel esprisi söz
konusu hafif topları rahatça ve çocuğun kendisinin amaçladığı şekilde
kullanabilmesini sağlamaktır.
Bir
zamanlar futbol ile ilgili “mini minikler ligi” adı altında futbol müsabakaları
düşünülmüş ve yerel ölçekte de olsa bir süre hayata geçirilmiş olması akıllara
ziyan bir uygulama olduğu unutulmamalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder